Ana içeriğe atla

TOTAL KALÇA PROTEZİNE UZANAN YOL

Eklem hastalıklarında öncelikle ameliyat dışı yöntemlerin denendiğini dile getiren Prof. Dr. Bülent Erdemli, Total Kalça Protezi ameliyatı öncesi ve sonrası hakkında bilgi verdi.

Total Kalça Protezi, kalçayı etkileyen pek çok problemde giderek etkinliği artan ve sıkça tercih edilen bir cerrahi yaklaşımdır. Bu yöntem kalça hareketlerinin düzelmesini ve ağrının ortadan kaldırılmasını sağlar. Ülkemizde her yıl giderek artan sayıda hasta total kalça protezi ameliyatından yararlanıldığını belirten Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Erdemli, eklem aralığında meydana gelen daralmadan kaynaklanan ağrının hastalığın önemli bir belirtisi olduğuna dikkat çekti.

Esra Öz: Kalça eklemi hakkında bize bilgi verebilir misiniz ?
Prof. Dr. Bülent Erdemli:
Kalça eklemi top ve yuva tarzı bir eklemdir. Top parçasını uyluk kemiğinin başı oluştururken, yuva ise kalça kemiğinin bir parçasıdır. Topun yuva içerisindeki dönüşü bacağınızı içe, dışa, öne, arkaya ve daire biçiminde oynatmanıza izin verir.Sağlıklı bir kalçada top ve yuva yüzeyleri düzgün bir kıkırdakla (hyalin) kaplıdır. Yüzeyin düzgün olması topun yuva içerisinde kolayca kaymasını sağlar.


E.Ö.:Kalça eklemini tutan hastalıklar ne gibi şikayetlere yol açabilir ?
B.E.:
Kalça eklemini tutan dejeneratif osteoartrit (kireçlenme), kalça çıkığı, romatoid artrit (romatizmal) gibi hastalıklarda eklem aralığında daralma olur. Eklem mesafesindeki daralma sebebiyle kalça ekleminin hareketleri kısıtlanacaktır. İlk aşamada hastalar ağrı duyacaklardır. Bu ağrı genellikle kasık bölgesinde bazen kaba et bölgesinde hatta dizin iç yüzüne doğru da duyulabilmektedir. Hissedilen ağrı künt karekterde olup, hastalığın başlangıç aşamalarında özellikle yol yürürken rahatsızlık verir. Daha sonraki aşamalarda ağrının şiddeti giderek artar ve istirahat halinde iken bile duyulmaya başlar. Hatta geceleri hastalar uykudan uyandırabilir. Ağrı ve eklem hareketlerindeki kısıtlılık, hastaların merdiven inip-çıkma, çorap giyme, oturup kalkma gibi fonksiyonlarının giderek bozulmasına yol açar.

E.Ö.:Eklem hastalıklarında protez dışı tedavi yöntemleri de var mıdır?
B.E.:
Tedavi de öncelikle ameliyat dışı yöntemler denenmelidir. Kilo verme, baston ya da koltuk değneği kullanılması o ekleme gelen yükleri azaltacaktır. Analjezik-antiinflamatuar ilaçlar ağrının azalması ve hareketlerin daha iyi olmasını bir müddet sağlayabilmektedir. Fiziksel tıp ve rehabilitasyon yöntemleri, ameliyat kararı vermeden önce mutlak suretle denenmelidir. Ameliyat dışı yöntemlere cevap vermeyen, günlük yaşamı etkileyen şiddetli ağrı, hareket kaybı ve neticesinde fonksiyon kaybı olan hastalarda Total Kalça Protezi düşünülmelidir.

E.Ö.:Kalça protezi ameliyatı için en çok tercih ettiğiniz anestezi yöntemi nedir?
B.E.:
Hastalarımda çoğunlukla bölgesel anestezi yöntemini tercih etmekteyim.Bu yöntemde belinizdeki omurlar arasından ince bir kateter yerleştirilir. Bu kateter vasıtasıyla süreli olarak epidural mesafeye ağrıyı ortadan kaldıran ilaçlar gönderilir, böylelikle ameliyat süresince hiç bir şey hissetmezsiniz. Ayrıca size sedatif yani sakinleştirici ilaçlar da verilmektedir. Genellikle protez ameliyatı hastadan hastaya değişmekle beraber, ortalama 1-1.5 saat sürmektedir.

E.Ö.:Kalça eklemi protezinde yapılan işlem nedir?
B.E.:
Hastanın kalçasına yerleştirilen protez, yuvaya konacak parçaya kap, uyluk kemiğinin içine konan parçaya da kök (stem) denmektedir. Bu parçaları kemiğe tutturmak için birçok yol vardır. Örneğin çimentolu bir total kalça protezinde parçalar kemiğe kemik çimentosu ile tutturulmaktadır. Çimentosuz total kalça protezinde ise kemik dokunun protez çevresine doğru büyüdükçe bağlanma gerçekleşir.

E.Ö.:Ameliyat sonrası hastalar ne zaman yürüyebiliyorlar ?
B.E.:
Cerrahiyi takiben 24 saat sonra ameliyat yerine yerleştirilen kan toplayıcı tüp çıkartılır ve bunu takiben asistanlar tarafından hastalar yatak kenarına oturtulup pozisyon değişikliği sağlanmaktadır. Bu esnada olabilecek baş dönmesi ya da bulantı kusma endişelendirmemelidir. Daha sonra bir yürüteç (walker) ya da koltuk değneği yardımıyla hastalarımızı ayağa kaldırılmaktayız. İlk yürüme zor olabilir. Unutmayalım ki, kalça bölgesi ağrılı-şiş durumdadır. Ancak her geçen gün hastalar daha rahat yürüdüklerini hissedeceklerdir. Bu ameliyatı geçiren hastalar özellikle ilk 6 hafta süresince alçak yerlere oturmamaya özen göstermelidirler.

E.Ö.:Bu tür ameliyatlardan sonra pıhtı oluşumu görülüyor mu ?
B.E.:
Total kalça protezi ameliyatından sonra bacak venlerinde pıhtılar oluşabilir.Bunlara derin ven trombuzu (DVT) denir.Nadir olarak oluşan bu pıhtılar akciğerlere gidip ölümcül olmayan ya da olabilen sorunlara emboliye yol açabilir. Biz tüm hastalarda pıhtı ve emboli oluşumunu azaltacak önlemler alırız. Bu amaçla bacak kaslarını sıkıştırarak toplar damarlardaki kanı akış halinde tutacak mekanik aygıtlar kullanılabilir. Ayrıca kanı sulandıran düşük molekül ağırlıklı heparin (DMAH) gibi ilaçlar belli bir süre kullanılmaktadır. Önerilen süre kalça protezi ameliyatından sonra 28 ile 35 gündür. Ancak bacak bölgesinde aşırı şişlik ve gerginlikle birlikte ağrı duyulması durumunda pıhtıyı saptamak için Doppler ultrasonografi gerekebilmektedir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge