Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

KUSURSUZ CİNAYET YOKTUR

Adli bilimler alanında denemelerinin yanı sıra, gerçek suç öyküleri ve yurt dışındaki mesleki gözlemlerini kaleme alan Adli tıp uzmanı ve kriminolog Prof. Dr. Sevil Atasoy, “Kusursuz Cinayet Yoktur” kitabında bilerek ya da bilmeden yapılabilecek hatalar ve görgü tanıklarının güvenilebilirliğindeki sorunlar üzerinde durdu. Günlerce süren işkenceler, yanlışlıkla 19 yıl cezaevinde kalan masumlar, yanlış değerlendirilen deliller, Adli tıp uzmanı ve kriminolog Prof. Dr. Sevil Atasoy'un incelikli anlatımıyla Doğan Kitap’tan çıkan “Kusursuz Cinayet Yoktur” kitabında yer alıyor. Kitap, suç işlemek için bir kılavuz değil : Adli tıp ile ilgili sadece anlatılması gerekenlere yer veriliyor. Yazılan her şeyin literatürle pekiştirildiği kitapta, hatalı laboratuvar sonuçları, işini iyi yapmayan insanlar, yönlendirilen ifadeler, olay yerinin iyi incelenmemesi ve görgü tanıkları yüzünden yanlış mahkumiyetler ele alınıyor. Ağırlıklı olarak cinsel zevk amaçlı cinayetlerin ve seksüel

Hastanede Bir İlkokul Açılış Hikayesi

http://corumhaber.net/ yonetim/resim/bresim/ a323e.pdf

BAĞIMLILIK BİR BEYİN HASTALIĞI MI?

Neredeyse herkesin hayatının bir parçası haline gelen bilgisayar oyunları ve sanal paylaşım sitelerinin yanı sıra, kumar bağımlılığı ve cinsel bağımlılık da kitabın esaslı uyarılarda bulunduğu konuların ele alındığı “Bağımlılık sanal veya gerçek” Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Uzman Dr. Serdar Nurmedovdan tarafından hazırlandı. Bağımlılığı sebepleri, koruyucu faktörleri ve her geçen gün gelişen tedavi yöntemleriyle etraflı bir biçimde inceleyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Uzman Dr. Serdar Nurmedovdan, sadece alkol ve madde bağımlılığının değil, gerçek veya sanal her türden bağımlılığın gelişim seyri ve tedavi aşamasının detaylı olarak ele alındığı kitap hazırladı. “Niçin bağımlı oluyoruz” diye düşünen herkes için fikir verici bir çalışma olan “Bağımlılık” kitabının sonuna eklenen anket ve ölçeklerle okuyucunun bağımlılıkla kendisi arasındaki mesafe konusunda içgörü kazanmasını sağlıyor. Çağımızın en mühim problemlerinden biri olan bağımlılık konusunda en yeni bilimsel gelişmeleri içe

KAR PALETLİ AMBULANSLAR İLE 3 BİN HASTA

Sağlık Bakanlığı'na ait 224 adet kar paletli ambulans, Ocak ayı itibariyle binin üzerinde hasta taşıdı. Tüm yurdu etkisi altına alan karlı hava, hastaları da olumsuz etkiledi. Sağlık Bakanlığı'na ait 224 adet kar paletli ambulans, Ocak ayı itibariyle binin üzerinde hasta taşıdı. Şehirlerdeki vakaların yüzde 93'üne ilk 10 dakikada, kırsaldakilerin ise yüzde 96'sına ilk 30 dakikada ulaşıldığını belirten Bakanlık yetkilileri, karayolları ekiplerinin kar kepçeleriyle açamadıkları bazı bölgelerde, köyün yakınına 112 ekiplerine ulaştırılmak için köylüler tarafından kızakla taşınan hastaların olduğunu açıkladı. Bu tip aksaklıkların önüne geçilmesi adına kırsal bölgelerdeki hamilelerin doğumdan 1-2 ay önceden ilçe ve şehir merkezlerinde "misafir anne projesi" kapsamında misafir edildiği kaydedildi. Ambulans Sayısı 3 Bin 563 Bakanlıktan alınan bilgilere göre 2002 yılı sonunda 618 olan tam donanımlı 112 ambulansı sayısı Eylül 2011 itibariyle 2 bin 5

"MİSAFİR ANNE PROJESİ" İLE 18 BİN DOĞUM

Anne ve bebek ölümlerini azaltmak için gebelerin doğumlarını hastanede gerçekleştirmesi için Sağlık Bakanlığı'nın 2008 yılında başlattığı "Misafir Anne Projesi"yle, 18 bin 635 hamile kadın misafir edildi. Sağlık Bakanlığı'nın 2008 yılında başlattığı "Misafir Anne Projesi"yle, 18 bin 635 hamile kadın misafir edildi. Kırsal'da yaşayan hamile kadınların doğumlarına yaklaşık bir ay kala il ve ilçe merkezlerindeki hastanelerde kalmasını amaçlayan projeyle anne ve bebek ölümlerinin de azaltılması hedefleniyor. Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Ali Coşkun, hamile annelere çağrıda bulunarak, bu konuda duyarlı olmalarını istedi. Doğum tarihininin daha önceden tahmin edilebildiğini dile getiren Coşkun, "Özellikle kış aylarında köy yollarında sıkıntılar yaşanabiliyor. Bu konuda duyarlılık artarsa ambulanslar beklenmeyen kazalar gibi travma vakalarına yoğunlaşabilir" dedi. Aile Hekimleri ve Kadın Doğum Doktorlarından Büyük Çaba Anne

BİLGELİK YOLU II VE OSHO

Osho’nun, Türkiye’de yayımlanmış son kitabı Bilgelik Kitabı II yayınlandı. Osho’nun, Türkiye’de yayımlanmış son kitabı Bilgelik Kitabı İki cilt olarak, Ganj yayınlarından çıktı. Bilgelik Kitabı, okuru sadece bir okuma eylemine çağırmakla kalmıyor; aynı zamanda tüm sorgulamaları, yargılamaları, kararları, yorumları ve hükümleri hiçe saymaya da çağırıyor. Osho’nun son kitabı Bilgelik Yolu’nun editörü Amrit Sangeet ile Osho ve son kitabı Bilgelik Yolu hakkında sorularımızı yanıtladı. Osho’nun kitaplarını çıkaran Ganj Yayınları’nın, Osho kitaplarını lokomotif eser seçmesinin sebebi nedir? Aslında Osho kitapları basmak düşüncesinin ürünüdür Ganj Yayınları. Yani bizlerin yayıncı olmasına sebep Osho’dur. Yayıncı olduktan sonra başka kitaplara da şans tanımaya karar verdik hepsi bu. Ama Osho her zaman Ganj Yayınları’nın esas iştigal ettiği alan olacaktır. Osho’nun tuttuğu ışığı Türk Toplumuna yansıtmak, Türkçeye kazandırmak bizim en sevdiğimiz işler arasındadır. Biliyoruz ki, Osho’n

2 BİN YENİ AİLE HEKİMİ İSTİHDAM EDİLECEK

Kırsalda görev yapan aile hekimleri için bir takım kolaylıklar getirilmesini öngören düzenlemeyle ilgili açıklama yapan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, “Bu bizim için 2 bin-2 bin 500 civarında yeni aile hekimi istihdamı gerektirecek” dedi. Kırsal kesimde görev yapan ve hastalarını bulundukları yerlerde takip etmek zorunda kalan aile hekimlerinin iş yükü hafifletilecek. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, yapılacak düzenlemeyle kırsaldaki aile hekimlerinin daha az sayıda nüfustan sorumlu olacağını açıkladı. Kırsalda görev yapan aile hekimleri için bir takım kolaylıklar getirilmesini öngören düzenlemeyle ilgili açıklama yapan Akdağ, özellikle kırsalda mobil hizmete gidilen yerlerdeki aile hekimlerinin sorumlu olduğu kişi sayısının azaltılacağını kaydetti. Akdağ, bu hekimlerin maaşlarının daha fazla hastaya bakan şehirlerdeki meslektaşlarıyla aynı olacağını, gelirlerinin azalmayacağını belirtti. Köye Gidiş Geliş İhtiyacı Olan Yerlerdeki Aile Hekimlerine Daha Az Kişiyi Sağlık Baka

SAĞLIK HABERCİLİĞİ PROJE OLDU

TÜBİTAK ve Anadolu Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu'nun desteğiyle sürdürülen "Türkiye'de Sağlık Konulu Yayıncılık İlkelerinin Belirlenmesi: Kaynak, İleti ve Hedef Kitle Bağlamında Sağlık Konulu Yayınların Analizi" başlıklı proje hakkında bilgi veren Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basın ve Yayın Bölümü Başkanı Prof. Dr. Erkan Yüksel “Proje ile sağlık konulu yayıncılığa ilişkin ilkelerin ortaya konulması ve bu alana ilişkin toplumsal bilincin artırılması amaçlanıyor.” dedi. Son yıllarda sağlık haberciliğinin önemi artmaya başladı. Bu bağlamda sağlık haberciliğini ile ilgili geniş kapsamlı bir araştırma yapılıyor. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Anadolu Üniversitesi’nin desteğini alan “Türkiye’de Sağlık Konulu Yayıncılık İlkelerinin Belirlenmesi: Kaynak, İleti ve Hedef Kitle Bağlamında Sağlık Konulu Yayınların Analizi” başlıklı araştırma, 2010 yılı Nisan ayında başladı ve bugünlerde çalışmanın ü

Sürprizlerle Dolu 14 Mart

  http://corumhaber.net/ yonetim/resim/bresim/ d2630.pdf

HUZURSUZ BACAĞA “NÖRALTERAPİ”

Romatizmal hastalıklarla karıştırılan ve nedeni bilinmeyen ağrının “Huzursuz Bacak Sendromu” olduğunu belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı. Dr. Ayşe Zeliha Kaya, çok sık görülmesine rağmen tanıda dikkat edilmesi gereken sorularla ayırt edilebileceğini söyledi. Her yüz kişinin 1-5’inde rastlanan Huzursuz Bacak Sendromu, ileri yaşlardaki kişilerde daha çok görülüyor . Sebebi tıbbi olarak tam bilinmemekle birlikte ve her üç hastanın birinde genetik geçiş gözleniyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı. Dr. Ayşe Zeliha Kaya konu hakkında Sağlık Dergisi’ne şunları söyledi: “Huzursuz Bacak Sendromu otururken veya yatınca bacaklarda bir rahatsızlık hissi ile ortaya çıkar, genellikle hastalar tarafından tam olarak ifâde edilemez. Ancak uyluk, baldır, bacak ve ayaklarda, hatta bazı hastalarda kollarda ürperme, kaşınma, ağrı, sızı, ezilme hissi, yanma, karıncalanma, hareket ettirme ihtiyacı, uyuşma ve benzerleri gibi hislerle ifade edilebilen bazı hastaların ise

AZ GÖREN ÇOCUKLARIN AILELERI İÇIN EL KİTABI

Az gören çocuk hastalarından edindiği tecrübeleri yeni kitabında toplayan Göz hastalıkları ve nöro-oftalmoloji uzmanı Prof. Dr. Pınar Aydın O'Dwyer, hem aileler hem de bu alanda çalışan hekimlere rehber olacak bilgiler veriyor. 'Az Gören Çocukların Aileleri için El Kitabı'nı hazırlayan Göz hastalıkları ve nöro-oftalmoloji uzmanı Prof. Dr. Pınar Aydın O'Dwyer, çocuklarda göz sağlığı ve hastalıkları hakkında genel bilgiler, özellikle beyin hasarlarına bağlı görme bozukluklarının nedenleri, tedavileri, tıbbi ve sosyal açıdan yapılması gerekenler hakkında bilgiler veriyor. Ayrıca kitapta, göz sağlığıyla ilgili normal görme ve gelişimi, çocuklarda görmeyi etkileyen hastalıklar, tedavi ve rehabilitasyon, disleksi, aile öyküleri, resimlerle ele alınan konular ve gerekli siteler, kurum ve kuruluşların bilgileri de yer alıyor. Çocuklarda görme konusunda rehber niteliği taşıyan kitap, bir anne baba için çocuğunun görmesinde sorun olduğunu öğrendikleri an, kuşkusuz yaşamları

DAHA MUTLU OLMAK İSTER MİSİNİZ?

Günlük hayatta daha mutlu yaşamak için neler yapılabileceği bilimsel gerçeklerle gözler önüne seren Harvard Üniversitesi'nde Pozitif Psikoloji üzerine dersler veren Dr. Tal Ben-Shahar, “Daha Mutlu Yaşamak” kitabında “düşünme zamanı”, alıştırmalar ve farklı örneklerle mutluğun yollarını ele alıyor “Nasıl daha mutlu olunabileceği” sorusuna bilimsel araştırmalara dayalı, somut ve güvenilir bilgilerle desteklenmiş yanıtlarını “Daha Mutlu Yaşamak” kitabında toplayan Harvard Üniversitesi'nde Pozitif Psikoloji üzerine dersler veren Dr. Tal Ben-Shahar, uzun yıllar boyunca yaptığı araştırmalar sonucunda mutluluğun öğrenilebilir olduğunu söylüyor. Ben-Shahar , günlük hayatta yapılabilecek uygulamalar vasıtasıyla insanların şimdiki hallerinden çok daha mutlu olabileceğini kitabında ele alıyor. “Mutluluğa Ancak Çaba Sarf Edilerek Ulaşılır” Elma Yayınevi tarafından yayınlanan kitabın her bölümünde sunulan mutlulukla ilgili aydınlatıcı bilgileri okuduktan sonra uygulaması k

KAŞA MEZOTERAPİ DENENDİ

Kaş seyrekliği ile ilgili yaşanan sorunlara uygulanan yöntemlerin doğal durmadığını ve mezoterapi denediğini dile getiren Dr. Tahsin Görgülü, seri vakalar ile literatürdeki mezoterapinin avantajlarına dair boşluğun doldurulabileceğini belirtti. Kaş, ifadenin temel unsurlarından ve yüz güzelliği açısından önemli kriterlerden biri. Kaşların zayıflığı ve seyrekliği özellikle bayanlarda ciddi psikolojik problemlere neden olabiliyor. Kaş problemlerinin giderilmesinde kaş ekimi ve dövme ile belirginleştirme işlemi günümüzde popüler teknikler arasında yer alıyor. Ancak kaş ekiminin morbiditesi ve doğal kaş görünümüne oranla kalınlık farkı ve uzama problemi mevcut iken dövme ile oluşturulan kaşın doğal olmayan görünüm ile mutlu etmiyor. Mezoterapi; dilüe edilmiş farmakolojik ajanların intradermal uygulanmasının ilk kez 1958 tarihinde Pistol tarafından ortaya atıldığını kaydeden Karadeniz Ereğli Devlet Hastanesi, Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği’nden Uzman Dr. Tahsi

ANATOMİSTLERDEN İLKLER

14. Ulusal Anatomi Kongresi ve 4. International Symposium of Clinical and Applied Anatomy (ISCAA) bu yıl 28 Haziran 1 Temmuz tarihleri arasında Ankara’da yapılacak. Bu sene birçok ilke imza atılacak kongre ilk kez multi disipliner düzenlenecek. 14. Ulusal Anatomi Kongresi ve 4. International Symposium of Clinical and Applied Anatomy (ISCAA) Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği (TAKAD) ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı işbirliğiyle bu yıl 28 Haziran 1 Temmuz tarihleri arasında Ankara’da yapılacak. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı bu bilimsel toplantıya ev sahipliği yapacak. Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği’nin (TAKAD) düzenlediği bu önemli toplantı yalnız Avrupa’dan değil, dünyanın pek çok ülkesinden kendi alanında tanınmış anatomist ve klinisyenlerin bir araya gelmesini sağlayacak. Günümüzde anatomi bilimi, tıp eğitiminin sadece lisans düzeyinde bir parçası olarak kalmadığını ve mezuniyet sonrası ve uzmanlık sonrası eğ

İlk Moderatörlük ve Kadınlar Günü

http://corumhaber.net/ yonetim/resim/bresim/ eae95.pdf

ŞEVKET YILMAZ HASTANESİNDEN BİR İLK DAHA

Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Devlet Hastanesi olarak 2. basamak sağlık hizmeti verirken, geçen yıl Eğitim ve Araştırma Hastanesi olması ve 3. basamak hizmet vermeye başlaması nedeniyle, eğitime başlamasının 1. yılında, "Bursa Eğitim Günleri" toplantısı düzenlendi. Bursa Eğitim Günlerinin, hem bilimsel programı hem de sosyal programı ile sağlık camiasını bir araya toplandığını belirten Başhekim Prof. Dr. Mehmet Karadağ, "Bursa’da Uludağ Üniversitesindeki öğretim üyelerinden, Aile Sağlığı Merkezlerindeki Aile Hekimlerine kadar sağlık hizmeti veren tüm hekimlerin bir araya gelebileceği, mesleki bilgi paylaşımı ve eğitimin sağlanabileceği, yararlı tartışmaların yaşanabileceği, geleneksel olmaya aday bir bilimsel toplantı düzenledik " dedi. Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi Eğitim Kliniklerinin, kuruluşunun ilk yıl dönümü nedeniyle, 10 – 12 Şubat 2012 tarihleri arasında, 1. Bursa Eğitim Günleri bilimsel toplantısı, Barış Manço Kültür

ESTETİK CERRAHTAN KÜLKEDİSİ MASALI

Günümüz insanlarının yaşadığı estetik güzellik tutkusunda hastalarından edindiği bilgileri, sanatsal ve bilimsel gerçeklerle ele alan Prof. Dr. Ahmet Karacalar, estetik güzellikte doğallığın önemini vurguluyor. Estetik cerrahi kadınların talepleri ve beklentileri sayesinde değişiyor ve gelişiyor. Binlerce yıldır devam eden kadının daha güzel olma ve genç kalma amaçlarının tamamen karşılanabileceği bir döneme giriyoruz. Hastalarıyla çok uzun süre görüşen ve plastik cerrahi eğitimi öncesi 1 yıl psikiyatri eğitimi alan Plastik ve Rekonstrüktif cerrah ve heykeltraş Prof. Dr. Ahmet Karacalar, yaptığı işi “psikoestetik cerrahi” diye tanımlıyor. 'Estetik Cerrahi ve Külkedisi Masalı' isimli kitabında, estetik operasyonlar ile masalların sihirli dünyası arasında bağlantı kuruyor. Güzelleşirken doğallıktan uzaklaşılmaması konusuna dikkat çeken Prof. Dr. Karacalar, kitabında altın oran kavramı ve işi altın orana’a yakın tutturmak gerektiğini savunuyor. Heykel ile Estetik Cerrahi