Ana içeriğe atla

TÜRKİYE'NİN KANAYAN YARASI HEMATOLOJİ

Kemik iliği nakli için donör havuzlarının oluşturulması için ciddi yatırımlar yapılması gerektiği ancak Türkiye’de bu konu için yeteri kadar yatırım yapılmadığını söylen Hematoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Süleyman Dinçer, “Türkiye için bunun kanayan bir yara olduğunu düşünüyorum. Halen donör havuzunun yeterince oluşturulamaması ve yeterli yatırım yapılmaması bir hüsran diye düşünüyorum. Yıllardır bir türlü bu konu için yatırım yapılmadı” şeklinde konuştu.

Türkiye’de 200 civarında hematoloji uzmanı olduğunu söyleyen Hematoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Süleyman Dinçer, “Türkiye’de hematoloji ne yazık ki gelişmiyor çünkü yeterli personel ve doktor yok. 200 civarında hekimimiz var. Yeni hekim yetişmemesinin sebebi de hematoloji gibi zor bir branşın yeterince karşılığının olamaması ve her şeyin performansa bağlanması” dedi. 

“1 Ay Süre ile Yapılan Tedaviden Bahsediyoruz Birde Günde 10 Tane Yapabileceğiniz Bir Tedaviden”
Hematoloji için özellikle SGK ve Sağlık Bakanlığı’na çok iş düştüğünü belirten Dinçer şunları söyledi: “Şimdi bir miktar değişti ama bir zamanlar kemik iliği naklinin performans değeri 500 puandı, prostat ameliyatının 600, katarak ameliyatının ise 800’dü. Dengesiz bir performans ölçümü var. Şimdi çok fazla değişmedi, biraz arttırıldı ama 1 ay süre ile yapılan tedaviden bahsediyoruz birde günde 10 tane yapabileceğiniz bir tedaviden bahsediyoruz. Oranlarda ciddi farklılık vardı, biraz tersine dönmüş gibi oldu ama yeterli değil. Yapılan iş basit değil çok riskli iş.” 

“Donör Konusu Kanayan Bir Yara”
Kemik iliği nakli için donör havuzlarının oluşturulmasının önemli olduğunu Türkiye’de ise bu konu için yeteri kadar yatırım yapılmadığını söylen Dinçer, “Donör bulma zorluğu halen devam ediyor. Çünkü donör bulma işi yatırım işidir. Asgari, bir dönor testinin de 80 Euro gibi bir maliyeti var, bu 80 Euro’luk maliyeti birisinin karşılaması lazım, donörden alacak değiliz. Bu maliyet karşılanacak ki ortalama milyon düzeyinde bir donör havuzumuz olacak o zaman yaptığınız taramalarla kazanç sağlar ve yeni testler yapabilir hale gelirsiniz. Türkiye için bunun kanayan bir yara olduğunu düşünüyorum. Halen donör havuzunun yeterince oluşturulamaması ve yeterli yatırım yapılmaması bir hüsran diye düşünüyorum. Yıllardır bir türlü bu konu için yatırım yapılmadı” şeklinde konuştu. 

“Performans Geldi Bilimsel Yayınlar Geriledi”
Performans Sistemi’nden sonra özellikle bilimsel çalışmalarda gerilemeler yaşandığını belirten Dinçer, “Performans işin içine girdikten sonra her şeyde gerileme yaşandı. İnsanlar okuldan mezun oldukları zaman ne amacı vardır?  Tıp fakültesinden mezun olduktan sonra para kazanması için iki yöntem vardır, ya taşraya gidip muayenehane açacaklar ya da hoca olacaklar. 20 yıl bekleyecekler profesör olacaklar ve bir şekilde para kazanacaklar. Şimdi ikisi de kalktı. Taşraya giderlerse de bir şey kalmadı hoca olsalar da bir şey kalmadı. Üniversitede rahat çalışamaz oldular. Şimdi herkes duruyor. Özellikle İstanbul’da herkes oturdu hiçbir şey yapmıyor. Onun için de bilimsel yayınlarda da gerileme var” dedi. 

Med-Index

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge