Ana içeriğe atla

DİSLEKSİ'DE DOĞRU TANI İÇİN WISC-R TESTİNİ GERÇEK UZMANLAR YAPMALI

2014 yılı doğrudan faaliyet desteği kapsamında desteklenen ‘Disleksi (Öğrenme Bozukluğu) Şurası’ kapsamında konuşan Türkiye Disleksi Vakfı Başkanı Elif Yavuz, “Adaptasyon sorunu yaşayan dislektik çocuklar, okulda netleşiyorlar. WISC-R testi uygulanıyor, ancak bu testi uygulayanların gerçekten bu konuda eğitim almış uzman tarafından yapılması önemli” dedi.

Disleksi ve Öğrenim Güçlüğü Derneği tarafından sunulan ve Ankara Kalkınma Ajansı’nın 2014 yılı Doğrudan Faaliyet Desteği kapsamında desteklenen ‘Disleksi Bireylerin Profil Çıkarımı, Eğitim İhtiyaçları ve Bu Bireylere Hizmet Veren Birimlerin Eğitim İhtiyaç Analizi’ projesi yapıldı.

Dislektikler Kuyruklu Harfleri Görmüyorlar
Okullardaki dislektik çocukların belirlenmesi, eğitim yaşantılarının düzenlenmesi, yaşadığı olumsuzlukların bir nebze azaltılması ve bu çocuklara verilen raporun alınması sürecinde kolaylık sağlanması için yapılan toplantının önemine değinen Türkiye Disleksi Vakfı Başkanı Elif Yavuz, “Çocuklar ilkokula başladıklarında çok büyük zorluk yaşıyorlar. Bu deneyimi kendi çocuğumda yaşadım. Benim çocuğum ilkokula başladığı ilk dönemin sonunda, yaşıtları gibi  okuyup yazmayı öğrenmiş olması gerekiyordu. Ancak benim çocuğum, üçüncü sınıfa gidiyordu hala okuyup yazamıyordu. Dördüncü sınıfa gittiğinde de çok yavaş okuyup, yazıyordu. Harfler ve sayıları ters yazıyordu. Kuyruğu olan hiçbir harfi okumuyordu, Y, G, J harflerini görmüyordu” dedi.

WISC-R Testi Gerçek Uzmanlar Tarafından Yapılmalı
Dislektik çocuklarda da belli gruplar olduğunu kaydeden Yavuz, şunları söyledi: “Adaptasyon sorunu yaşayan dislektik çocuklar, okulda netleşiyorlar. WISC-R testi uygulanıyor, ancak bu testi uygulayanların gerçekten bu konuda eğitim almış uzman kişiler olması önemli. Bu eğitimi almadığı halde, testi uygulayanlar var. Yılda bir ya da iki kez yapılabiliyor, 6 ay içinde test tekrar uygulanamıyor.”

Her çocuğun gelişim sürecinin farklı olduğunu hatırlatan Yavuz, algılamada gelişimle birlikte olduğu için çocukların okula başlamasında zorluklar yaşandığını söyledi. Yavuz, ağır dislektik çocuklarda gölge öğretmen ile eğitim sürecinin başarılı olduğunu dile getirdi.
 

Disleksi Bir Hastalık Değildir
“Disleksi bir hastalık değildir, onun için tedavisi de yok” diyen Yavuz, Rehberlik ve Araştırma Merkezleri ile özel eğitim öğretmenler eşliğinde ortak çalışılması gerektiğini kaydetti. Yavuz ayrıca şunlara dikkat çekti: “Burada işin gerçek uzmanları ile çalışılmalı. Bu eğitimi alan çocuk mısır patlağı gibi bir anda başarısı yükseliyor. Bu eğitim ile çocuk bir anda büyük gelişme gösteriyor. Disleksi bazen tek başına olabiliyor, bazen hiperaktivite bozukluğu ile birlikte, dikkat eksikliği gelişebiliyor. Ahtapot kolları gibi, farklı sorunlar oluşabiliyor. Parmak ucunda yürüdükleri için dislektikler, yüksek işlevli otizmlilerle karışabiliyor. Çocuk psikiyatristleri ile birlikte çalışmak gerekebiliyor. Disleksi tanısı almış çocuk, psikolog ile birlikte yol izlemeli. Her psikolog ya da psikiyatrist bu alanda uzman değil. WISC-R testi yapan bir psikolog, kızımın dislektik olmadığını söyledi. Herkes bu testi yapmamalı. Bu test yaklaşık iki buçuk saat sürüyor.”
 
Özel eğitim kurumlarında engelli çocuklarla birlikte eğitim alınmaması gerektiğinin altını çizen Yavuz,  Dislektiklerin aynı eğitim kurumunda olduklarını görünce başarı oranlarını düştüğünü söyledi.
Yavuz ayrıca, bu sene 20-21 Haziran tarihinde İstanbul’da 2. Uluslararası Disleksi Kongresi yapılacağını belirtti. 

Bu Çocuklar Özür Grubunda Değil
Özgül Öğrenme grubu olarak tanımlanan Disleksi hakkında Yeni Mahalle Rehberlik ve Araştırma Merkezi’nden Psikolojik Danışman Yahya Ünaldı, şu bilgileri verdi: “Milli Eğitim bünyesinde alınacak bütün önlemlerin başlaması için rapor alınması gerekiyor raporun adı, “engelli sağlık raporu” olduğu için ilk olarak bunun değişmesi gerekir. Bu çocuklar özürlü gibi algılanmamalı. Velilerin çoğu bundan imtina ettikleri için bu raporu almıyor. Bu çocuklar da belirlenmiyor. 10 bin alınmış resmi tedbirin yüzde 10’u özgül öğrenme güçlüğüdür.”
 

Her Çocuğun Öğrenme Şekli Farklı
Her çocuğun öğrenme şeklinin farklı olduğunu kaydeden Ünaldı, “İşitsel becerilerle öğrenenler, kinestetik öğrenenler, kolaydan zora modeli ile öğrenenler gibi çeşitleri var ve bu işin içinde dikkat süreleri de yer alıyor. Çocukların, dikkat becerilerini yükseltip, motivasyonunu artırarak  çevre algısını düzeltmeye çalışıyoruz, eğitime bakış açılarında negatif algıyı düzeltmeye çalışıyoruz. Bunların sonunda başarısı yükseliyor” dedi. 

Hastaneye Başarısı Düşük Diye Başvuran Her Çocuğa Disleksi Raporu Verip Göndermesinler
“Hastaneye başarısı düşük diye başvuran her çocuğa disleksi raporu verip göndermesinler” diyen Ünaldı, şunları söyledi:  “Okulda araştırma yapıldıktan sonra tanı konulmalı. Hastane raporu ile bize gelen çocuk, ilk altı ay eğitim veriyoruz, ikinci 6 ayda biz WISC-R testi yapıyoruz. Bizim test yapan uzmanlarımız yaklaşık 6 ay bu eğitimi aldıkları için disleksi olup olmadığının tanısı netleşiyor. Test sonucu ile hastaneden sonuç örtüşmüyorsa, hakem hastaneye yönlendirme yapılıyor.”
 
Sağlık ve İnsan Dergisi Şubat 2015 sayısında yayınlanan haberim
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge