Ana içeriğe atla

DİJİTAL MECRALARI SAĞLIK KONUSUNDA NASIL KULLANMALIYIZ?

Sağlıklı yaşamak, her gün, güne enerji dolu, mutlu ve huzurlu uyanmak istiyoruz. 

Stresten uzak durmak için, neler yapabiliriz diye araştırıyoruz. Daha genç kalabilmek için formüllerin peşine düşüyoruz. Zayıflamanın sırları diye aktarılan yazıları bir solukta okuyoruz. 

Herkes mucizelerin ve sırların peşine düşüp, doğrunun ne olduğunu arıyor.  Ancak aranan doğru bilgiye ne kadar ulaşılabiliyor? Çok fazla bilginin yer aldığı internette, ulaşılan yazıların hangisinin doğru olduğu konusunda kafa karışıklığı yaşanıyor. Aslında doğru bilgi için, kanıta dayalı tıbbı ve bu alanda çalışan "gerçek" uzmanları iyi tanımak gerekiyor. 

Özellikle her “uzmanım” diyene inanmamak çok önemli. Peki, her aklımıza takılan sorunun yanıtını aradığımız dijital mecraları sağlık konusunda nasıl kullanmalıyız? 

Sağlık alanında dijital uygulamaların etkili ve yaygın kullanımını geliştirmeyi ve bilgi paylaşımını artırmayı amaçlayan Digital Health Summit Turkey 'in dördüncüsü 17-18 Aralık tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilecek.  Benimde konuşmacı olduğum  “Geleneksel ve Dijital Medyada “Sağlıklı” Habercilik” oturumu Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Kişilerarası İletişim Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Elgiz Yılmaz’ın moderatörlüğünde yapılacak. Toplantıda dijital sağlık alanında son gelişmeler ele alınırken, bu alanların daha etkili nasıl kullanılması gerektiğinin yolları anlatılacak.   

Dijital Devrim ile Daha İyi Sağlık Hizmeti
Toplantıyı düzenleyen PTMS Kurucusu Dr. Kıvılcım Kayabalı, toplantı ile ilgili şunları söyledi: “Dijital sağlık uygulamalarının yaygınlaşması ile beraber tüm dünyada, sağlık hizmetlerinde kalitenin,  tedaviye ulaşım hızının artması, tedavi masraflarının azalması ve sağlığın giderek kişiselleşmesi bekleniyor. Genetik teknolojilerindeki büyük gelişmeler ve dijital kanalların kullanımı ile toplumlarda sağlık konusundaki farkındalık düzeyi ve yaşam kalitesi artarken tıp alanında da önemli gelişmeler yaşanıyor.”

Dijital Sağlık Türkiye İçin Önemi
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaşlanan nüfusla birlikte artan kronik hasta sayısının ülke ekonomisi açısından büyük bir yük yarattığına değinen Kayabalı,  “Sağlık birimlerindeki yığılmanın ve hasta yükünün azaltılması, gerekli durumlarda hastalara hızlı bir şekilde erişim imkanı olması çözülmesi gereken önemli konular. Dijital sağlık uygulamaları, sağlıkla ilgili büyük verinin etkili kullanımı, kronik hastalıkların uzaktan yönetimi, hastaneler ve sağlık çalışanları üzerindeki iş yükünü azaltırken, aynı zamanda koruyucu hekimlik, kişisel iyilik durumunun sürdürülmesi ve sağlığın kişiselleşmesi konularında da büyük katkı sağlayabilir. Bu nedenle son yıllarda Türkiye’nin hükümet politikalarında dijital sağlık teknolojilerinin yaygınlaştırılması önemli bir yer tutuyor” dedi.

e-Nabız Ele Alınacak
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, e-nabız ile ilgili detaylı bilgi verecek. "e-Nabız" uygulamasında kullanıcı sayısının giderek arttığını belirten Birinci, "2 milyon 700 bin kişi hesabını aktif hale getirdi. Türkiye'deki bütün insanların verileri buraya geliyor. İlgi giderek artıyor çünkü e-nabız’dan çok fazla şeye ulaşabiliyorlar, randevu alabiliyorlar. Türkiye'de ne kadar hastalık olduğunu biliyoruz, hangi bölgede daha yaygın geliştiğini görebiliyoruz. Ancak bu hastalıkların kimlere ait olduğunu bilmiyoruz” şeklinde konuştu.

Son Kullanıcılarının ve Hekimlerin Giyilebilir Sağlık Teknolojileri ile İlgili Algıları
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İşletme Bölümü Üretim Yönetimi ve Pazarlama ABD Başkanı Prof. Dr. Süphan Nasır , “Son Kullanıcılarının ve Hekimlerin Giyilebilir Sağlık Teknolojileri ile İlgili Algıları” ile ilgili gerçekleştirdikleri bir çalışmanın sonuçlarını aktaracak. Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Bilişim ABD Başkanı Doç. Dr. Kerem Rızvanoğlu da “Engelliler için Kullanıcı Dostu Dijital Platformlar Tasarlamak” konusunda katılımcılar ile önemli ipuçları paylaşacak.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge